Soğuk kış günlerinde en güzel içecekler sıcacık meyve ve bitki çaylarıdır.  Bitki çaylarını hazır poşette kullanmaktan hoşlanmam. Genelde kendim yapar, keyifle içerim. Elma çayını yaparken küçük Amasya elması kullanırım. Bu güzel çayımı,  sevgili kızım ve damadımın Safranbolu gezilerinde aldıkları küçük bakır tencerede pişiriyorum. Bakır iyi bir iletken olduğu için kaynama süresi daha kısa oluyor. Ocağı kapattığımda da uzun süre içilecek sıcaklıkta kalıyor. Çayın içine kattığım dut kurusu da çaya hoş bir tatlılık veriyor.

Malzemeler:

2 adet Amasya elması

1 adet çubuk tarçın

Yarım çay bardağı dut kurusu

2-3 adet karanfil tanesi

4 su bardağı su

Malzemelerimizi iyice yıkayıp su ilave ederek kaynatıyoruz. Kaynamaya başladıktan 5 dakika sonra ocağımızı kapatıp kabımızın ağzını kapatarak demlenmesini sağlıyoruz.

Afiyet şifa olsun.

Çay,  birçok kişinin olduğu gibi benim de en sevdiğim sıcak içeceklerden biridir. Sabah kahvaltısında,  akşamüstü saatlerinde mis gibi çayı yudumlamak kadar keyifli bir şey yok gibidir. Çay keyfi benim için çok önemli olduğundan bu bölümde , yaptığım keyifleri sizlerle paylaşmak istedim.

Çayı ince cam bardakta içmeyi severim. Yaz aylarını Bodrum Gündoğan’daki evimde geçiririm. Burası enerji depoladığım huzur yuvamdır. Terasımda içtiğim bu çayın da keyfi bir başkadır.

Akşamüstleri çayımı yalnız içmekten hoşlanmam. Yanında mutlaka bir arkadaşı olmalı. Çay saatleri için tatlı arkadaşları kurabiye ve kekler kategorisinde bulabilirsiniz.

Kahvaltı sonrası son çayımı limonlu içmeye bayılırım. Konuklarımla beraber, Bodrum’daki bahçemden topladığım küçük limonlar çayımıza ayrı bir lezzet kattılar.

Bu çayım da Bodrum Gündoğan Peynirçiçeği pansiyonunda çok sevgili dostlarımla içtiğim çaydır. Aslında çay bahane, dostlar şahane .

Poşet çayları hiç sevmem. Üreticiler darılmasınlar, onlardan hiç çay tadı alamam. Çay dediğin yaprak olacak, demlikte mis gibi demlenecek, içtiğinde kokusu  ve tadı damağımızda kalacak.